SEARCH RESULTS
"" için 391 öge bulundu
- Yerlisi gibi Tiflis... Pasaportsuz ve Vizesiz Tiflis Gezisi
Pegasus ile yerlisi gibi çıktığımız yolculuğumuzun ilk durağı Tiflis'ten herkese selamlar… Evet uzun bir yolculuğa çıkıyoruz Pegasus’un kanatlarıyla dünyayı geziyoruz ve ilk durağımız Tiflis. Daha önce dünyanın bir çok yerini gezmiştim Tiflis benim içinde heyecan verici ve keşfedilmeyi bekleyen bir şehir oldu. Alışılmışın dışında sanki oralıymışız gibi Tiflis turumuz tamamladık. Bir çok yeri sanki oralıymışız gibi gezdik yedik içtik yeni insanlarla tanıştık ve üç günlük Tiflis gezimizi tamamladık. Gittiğimiz lokasyonları özenle seçtik, en iyi restoranları araştırdık ve menülerindeki en güzel yemekleri sipariş ettik. Tiflis'te geçen günlerde hem gözümüz hem de gönlümüz doydu. Daha fazla ayrıntıya girmeden önce eğer izlemek isterseniz tüm Tiflis macerası YouTube kanalımda. Video aşağıda! Şimdi sırasıyla size tavsiye edeceğimiz ve bizim seçimimizle gittiğimiz en güzel yerleri sıralıyorum. Alubali Öğleden sonra vardığımız Tiflis’e hızlıca otelimize yerleşip ardından hazırlanıp akşam yemeği için gittiğimiz ilk restoranlardan biriydi Alubali.. Los ışıklar, sakin ambiyans ve güzel bir akşam yemeği için tercih ettiğimiz yerlerdendi. Menüsü ağırlıklı olarak gürcü mutfağından oluşan restoranın dekorasyonu oldukça hoştu. Geniş bir salon içerisine yayılmış yuvarlak masalar, masaların üzerinde beyaz örtüler ve duvardaki objeler sizde gerçekten iyi gelecektir. Sizde eğer Tiflis’te romantik bir akşam yemeği yemek istiyorsanız burayı tercih edebilirsiniz. Adres: 6 Ekaladze St, Tbilisi, Georgia Lolita Akşam yemeği sonrasında arkadaşlarla buluşmak için gittiğimiz ve keşfettik Lolita’yı. İlk girişte size bir gece kulübü ile giriyormuş havası versede içerisi bir anda kafeye dönüşüyor. Açık bir bahçe etrafında açık bir mutfak, kırmızı loş ışıklar altındaki lolita ilk buluşma için iyi olabilir. Açıkçası biz orada biraz üşüdük. Açık alan olduğu için ısıtma sistemi biraz yetersiz gelse de içinizi ısıtıcak sıcak bir çikolata veya sıcak bir şarapla bu sorunu çözebilirsiniz. Adres: Chovelidze St. 7 Tiflis, Gürcistan Stamba Tiflis’te ikinci günün ilk sabahında karnımızı doyurmak için çaldık kapısını Stamba’nın. Şehrin tam merkezinde devasa bir bina üst katları otel alt katı ise kafeden oluşan Stamba hem otel müşterilerine hizmet veriyor, hem de dışarıdan gelen müşteri ağırıyor. Otel girişinde devasa büyüklükte ki bir kütüphane selamlıyor sizi önce, sonra kapılar cafe bölümüne açılıyor. Ve burası şehrin en güzel kafesi… Geniş oturma alanları, ferahlığı, sizi karşılayan barı ve mutfağıyla Tiflis’e hoşgeldiniz diyor sanki… Ayrıca unutmamak gerekir ki servis personelleri ilgisi ve alakası da çok özenli. Yani Tiflis’e gelirseniz muhakkak buraya yolunuzu düşürün. İster kahvaltıya isterseniz akşam yemeğine burada bir masa ayırın. Adres: Kostava st. 14 Stamba Hotel, Tiflis, Gürcistan. Fabrika Fabrikayı tek anlatmaya gerek yok aslında Tiflis’e giden gitmeyen hemen hemen herkesin aşına bir yer burası. Old Town bölgesinde yer alan fabrika adından da anlaşıldığı gibi önceden yani Sovyet döneminden kalma bir fabrikadan dönüştürülmüş. Üst katı otel ve hostel'den, alt katı ise kocaman bir kafeden oluşuyor. Bahçe kısmında ortak kullanım alanları, barları, grafiti ile süslü duvarları selamlıyor sizi… Tiflis‘e gelirseniz eğer burada kalmasınız bile fabrikaya uğrayıp bir kahve molası verin derim. Adres: 8 Egnate Ninoshvili St, Tiflis- Gürcistan Shavi Lomi Tiflis’te dekorasyonunu en sevdiğin restoran neresi diye sorarsanız eğer muhakkak Shavi Lomi derim. Gerçekten bir gürcü evinde olduğunuzu hissedeceksiniz rengarenk bir yer burası ayrıca yemekleri de muhteşem. Fabrikaya yürüme mesafesinde olan Shavi Lomi, Tiflis’in en iyi restoranlar listesinde. Burada yazmaya çok gerek yok fotoğraflar zaten her şeyi anlatıyor. Tiflis yolculuğumuzda muhakkak listenize eklenecek yerlerden biri burası. Adres: 28 Zurab Kvlividze St, Tiflis, Gürcistan Puri Guliani Üçüncü günün sabahında kahvaltı için düştük yollara, Old Town bölgesinin en iyi kahvaltı mekanına doğru… Saarbrucken köprüsünün yanıbaşında olan Puri Guliani… Girişinde sizi kocaman bir Patiseri karşılıyor. mis gibi kahve kokuları yayılıyor etrafa biz üs kata doğru çıktık muhteşem köprü manzarasına karşı sabah kahvaltımızı ettik. Keyifli anlar sonrasında hemen köprü üzerinde yer alan bit pazarına doğru yol aldık. Tiflis’te halinizle bit pazarı eğer listenizde ise öncesinde muhakkak buraya uğramızı tavsiye ederim. Maspindzelo Express Hiç listenizde olmayıpta keşfettiğiniz yer oldu mu? Diye soracak olursanız, tabii ki oldu! Maspindzelo Express onlardan biri akşam yemeği için rezervasyon yaptırdığımız Keto and Kote öncesinde aparatif bir şeyler içelim ne zaman geçirelim diye gezinirken karşımıza çıktı. İyi ki de çıktı dışardan bakıldığında kendinize Avrupa ülkesinde gibi hissettiğiniz bir girişe sahip olan mekanın içerisi de bir o kadar güzeldi. Duvarda minimal resimleri, biraz modern biraz eski dekorasyonuyla o göz kamaştırıyordu. Burada gürcü şarabından içip Gürcistan’ın meşhur mantısı olarak bildiğimiz khinkali’yi denedik. Şunu söyleyebilirim ki biz burayı tesadüfen keşfetmiş olsak da sizde muhakkak buraya uğrayın. Adres: 20 Giorgi Akhvlediani St Tiflis, Gürcistan Keto and Kote Tiflis adım attığımızda ilk gitmek istediğimiz restoranlardan biriydi Keto and Kote… Ama ne yazıkki biz Çatkapı girdiğimizden ve rezervasyon sistemi ile çalıştıklarından kapısından geri döndüğümüz yer olarak hafızamda hep kalacak. Neyse ki Tiflisteki son gecemiz için rezervasyon yapmayı başarmıştık. Ve son gecemizde buradaydık. Adını 1948’de Vakhtang Tabliashvili tarafından çekilen filmden alan restoran aynı zamanda bu filme de ev sahipliği yapmış. içeriye adım attığınız anda bir anda bükleniyorsunuz, devasa avizeler, şamdanlar ve mumlarla aydınlatılan ortam sanki bir şato daymışsınız gibi hissetmenizi sağlıyor. Özenli servis personelleri, yemekleri ve atmosferi ile Keto and Kote aklinizi başınızdan alacak. Muhakkak listenize ekleyin. Adres: Gamsakhurdia Ave 27, Tiflis, Gürcistan Ch’ika Şöyle bir yerde kahve içiyim ya da hızlı bir kahvaltı edeyim, hem de yolu üstünde olsun diyorsanız muhakkak burayı kaydedin. Tiflis’te ana cadde üzerinde küçük şirin bir kahve dükkanı.. İçerisinde sağlıklı ürünler, lezzeti yumurtalar ve kocaman fincanda kahveleriyle sizi bekliyor olacak. Biz İstanbul’a dönüş yolunda keşfettiğimiz Ch’ika da belki de siz daha uzun vakit geçirebilirsiniz. Adres: Merab Kostava St. Tiflis, Gürcistan
- Sınırların Dışına Çıktığım Bir Günün Hikayesi…
.. kocaman disko topunun hem yeşillikleri hem de üzerindeki gökyüzünü aynı anda yansıtması gibiydi.. Özgürlüğü tanımla deseler nasıl bir cevap verirdiniz? Bana sorulsa cevabım içinde sonsuz neşenin, coşkunun, sınırları aşmanın, kahkahanın mutluluğun, sağlığın, arkadaşların, ailenin ve doruklarında yaşanan aşkların içinde olduğu bir hediye paketi olurdu. Neden mi? Her geçen gün yaş aldıkça hayata bakışım ve hayata sarılmışım daha da güçleniyor.Daha bir anlamlı hale geliyor gözümün gördüğü, elimin tuttuğu her şey…İşte tam da bu yaş benim ‘Dışına Çık’tığım yaş! Bir dans pistinde kocaman disko topunun rengarenk ışıkların altında dans etmek ya da en sevdiğin solistin konserine gidip o sahnenin büyüsüne kapılmak ve her bir şarkıya eşlik edip yeri gelip üzülmek ve bazen yeri gelip deliler gibi zıplamak! Geçtiğimiz günlerde aynen öyle bir gündü benim için. Unutamayacak kadar güzel ve özeldi. Abartmıyorum içerisinde hem sevdiğim dostlarım hem de yukarıda bahsettiğim o kocaman ışıltı vardı üstelik! Sıcacık yaz ve yazla beraber gelen konserlerden birinde; Tom Odell için KüçükÇiftlik Park’taydık. Erkenden soluğu orada aldık; rengarenk süslenmiş köşeler, ışıklı tabelalar, birbirinden güzel bar istasyonları ve konser için özenle seçilmiş kokteyller bir de tabii ki kocaman ışık saçan dev disko topu karşılamıştı bizleri. İşimiz gereği her köşenin halkını verdik. Birbirinden güzel pozları, selfie’leri tamamladıktan sonra sahneye doğru adım adım yaklaştık. Son hazırlıklar bitmiş ilk solistler yerini almaya başlamış ve tüm bu festivalin içerisine bir de müziğin o tatlı ritmi eşlik ediyordu bizlere… Bu arada kimler mi vardı… Kıvılcım Ural, Popüler indie grubu Away Days, Can Ozan ve muhteşem sesi ile hepimizi büyüleyen, aşkın tam içine düşüren Cem Adrian. İşte bu nedenle biraz daha heyecanlıydık. Saatler ilerledikçe KüçükÇiftlik Park daha da hareketleniyor, sahne önünü dans pistine çevirenler, sohbet edenler, fotoğraf çektirenler, keyifle kokteyllerini içenler ve benim gibi tüm bu anların büyüsüne kapılanlarla doluyordu alan. Hemen ben de o büyünün içine dahil olmak için bar önünde yerimi aldım ve o güne özel hazırlanmış 🥃 kokteyl siparişimi verdim. Arkadaşları sahne önünde bırakıp, elimde kokteylimle konser alanını, insanların o büyük coşkusunu ve solistleri görebileceğim en üst kata çıktım. İşte şimdi benim için her şey mükemmeldi! Dışına çıkmak tam böyleydi, sahne ışıkları Cem Adrian’ın üzerindeyken ve şarkılara eşlik eden binlerce el havadayken ve herkes o aşk şarkılarının içine düşmüşken ben nasıl içeride olabilirdim ki? Saatler ilerledikçe beklenen an da gelmişti ben üçüncü kokteylimi içiyordum. Ve bir anda ortalık çığlık çığlığa oldu. Sahnedeki isim, listeleri altüst eden ‘ Another Love’ şarkısıyla Tom Odell’den başkası değildi… Herkes tek bir ağızdan şarkılarına eşlik ederken o sahnede büyüdükçe büyüyordu; işte bunu tarif edecek kelimeyi ben bulamıyorum… Ama şunu söyleyebilirim ki benim günüm, o kocaman disko topunun hem yeşillikleri hem de üzerindeki gökyüzünü aynı anda yansıtması gibiydi. Sevgiler, Onur Erol
- Merhaba Xanthi : İskeçe Seyahatim
Herkese uzun bir aradan sonra merhaba, Artık yasakların tamamen kalkması ve sınır kapılarının açılmasıyla beraber ara verdiğim yurtdışı seyahatlerine kaldığım yerden devam edebilirim. Haliyle 3 yıla yakın bir zamandır yurtdışı seyahati yapamıyordum ve ilk fırsatta bu özlemi gidermek için vize başvurusunda bulundum. İlk olarak seyahat için gideceğim yer Amsterdam olmasına rağmen konsolosluktaki yoğunluktan dolayı vizemi Yunanistan Konsolosluğundan aldım. haliyle öyle olunca da ilk giriş yapacağım ülke de yunanistan olmalıydı! - Ve yolumu düşürdüğüm çok özlediğim Xanthi yani İskeçe'ye... İskeçe'ye gidince tabii ilk işim canım Ayşegül ve Rıdvan ile buluşmak oldu! Oradaki ailem diyebilirim. Yıllar evvel yolumu düşürdüğümde tanışmıştık ve uzun bir süredir de görüşüyoruz, görüşeceğiz. Her neyse; Özlediğim İskeçe'nin tadını 2 günde olsa çıkardım diyebilirim. Şehir zaten çok küçük iki adımda tüm her yeri gezebiliyorsunuz! Gitmek ise çok kolay İstanbul esenlerden kalkan otobüse atlayıp en fazla 7 saat içinde xanthi - iskeçe'ye varıyorsunuz! Hadi o zaman gelin bakalım neler yapmışım ve kadrajıma hangi kareler takılmış? Ama bunlardan evvel şuradaki Xanthi Reel videomu izlemenizi tavsiye ederim. Reel videomu izlediğinize göre şimdi bakalım nereleri gezmişim? bu arada lokasyon ve mekanlarla ilgili daha fazla bilgiye instagram hesabım 'onurollstyle'dan' ulaşabilirsiniz!
- İyi bayramlar
Eskiden bayramlar heyecanlıydı. Bayramlıklarımızı alır, sıraya girer, büyüklerimizin ellerinden öperdik. Çocuktuk, mutluyduk. Mutluluk ne kadar ucuzdu bir zamanlar. Avucumuzu dolduran şeker kadardı mesela! Her şeye hesapsız sevinirdik. Mutluluk çocukluğun kalbindeydi… “Nerede o eski bayramlar” hemen hemen herkesten duymuş ve bu sözle büyümüştük hepimiz. çocukluğumu hatırlıyorum da bayramlarda lunaparka gider çarpışan arabaya binmek için can atar, balerinin eteğinde savrulmak için sıraya geçerdik hani! Ne zaman değişti, hangi ara “bayram”dan uzaklaştık, bilmiyorum. Bugün, öyle bir ayrımcılık var ki memlekette, neredeyse bayramı kutlayanlarla kutlamayanlar birbirine girecek! Şöyle bir bakın etrafınıza, geçmişinizle kıyaslayın. Yaşam şartlarınız nasıl değişti? İklim nasıl değişti? İnsanların birbirine bakışı nasıl değişti? Birileri birilerine “sen oruç tutmadın, ne hakkın var bayram kutlamaya” diyerek giriyor lafa. . . Oysa bayram birleştirir. Bunun için bayramdır. Hepinize iyi bayramlar.
- Look of the day: Grey Goose
Kasım geldi tabi, artık biraz daha sıkı giyinmenin ve hatta koyu renklere geçme zamanı! Gerçi ben de pek haz ederim koyulardan ve tüm son kombinlerimin arasında muhakkak siyahlarım ve grilerim vardır. Kombinlerimi yaparken genelde tek renk giymeyi ama detaylarda farklılaşmayı sevenlerdenim. Bugün ki kombinimde de gri boğazlı kazak ve pantolonuma yeşil çoraplarım eşlik etti. Biliyorum birbirine zıt renkler ama işte ben buna bayılıyorum. Gözlük: GENTLE MONSTER Kazak: TUBA ERGİN Pantalon: ZARA Çorap: COS Ayakkabı: DEICHMANN #onurollstyle #BLOGGERSSTYLE #style #mensfashionpost #STYLEOFTHEDAY #LOOKOFTHEDAY
- Baharın NFT Hali Feriye’de!
Feriye’de 10-30 Mart tarihleri arasında düzenlenecek olan bahar temalı Nft sergisine 20 farklı sanatçı arasında bende varım. Bahar temasıyla bir araya gelececek olan NFT sergisi, Türkiye’nin ilk NFT sergilerinden biri olacak. İstanbul’un ikonik semtlerinden biri olan Ortaköy’de; konumu, manzarası ve sunduğu bütünlükçü yaşam alanı felsefesi ile şehrin ritmini tutan Feriye, kültür sanat etkinliklerine bir yenisini daha ekliyor. Feriye, bu kez 10-30 Mart tarihleri arasında gerçekleştireceği NFT sergisi ile sanatseverleri bir araya getiriyor. İllüstrasyon, yapay zeka destekli video çalışmaları, animasyon, fotoğraf, kolaj gibi farklı disiplinlerdeki 20 sanatçının, 30’dan fazla bahar temalı NFT eserleri Yeşer Sarıyıldız küratörlüğünde Feriye’de sergilenecek. Ayrıca ”Baharın NFT Hâli” sergisi Türkiye’nin ilk NFT sanat sergilerinden biri olma özelliğini taşıyor. Sanatçıların Eserleri “Hol Feriye” ve “Fuaye Feriye” Alanlarında Sergilenecek Feriye’nin içerisinde yer alan “Hol Feriye” ve “Fuaye Feriye” alanlarında yaklaşık üç hafta sürecek olan “Baharın NFT Hâli” adlı serginin küratörü Yeşer Sarıyıldız olurken, sergide dijital olarak eserleri sergilenecek sanatçılar arasında; Andreas Frei, Ceren Aksungur, Deniz Sülek, Dilara Akbal, Ender Diril, Ezgi Topdağı, Fatma Kurnaz, Ginger Potter, Gizem Renklidağ & Osman Can Karacı, Gülden Kaynar, Hande Koçhan, İlker Günaydın, Karman Verdi, Kutay Can Doğan, Kübra Su Yıldırım, Merve Atılgan, Onur Erol, Orhan Sayın, Ozan Atalay, ve Selay Karasu yer alıyor. Arto ve Carla’nın Bahar gezisine eşlik etmek isterseniz. Arto’s Blog: https://opensea.io/collection/artonft Carla’s Blog: https://opensea.io/collection/carlanft #artonft #nftbaharsergisi #baharınnfthali #nft #ArtoampCarlaNft #nftsergi #feriyesergi #carlanft #feriyenftsergi
- Arto & Carla Nft Collection On Opensea!
Arto Nft Collection Where will Arto go next? Arto is a digitally illustrated character inspired by a real life Travel Blogger! 100% hand drawn nft collection with only one copy of each item inspiring you through a door to the wonders of the world. All items are 1/1 with different countries and cities. Created by Onur Erol I ARTO NFT COLLECTION Carla Nft Collection Carla is a character inspired by a real life Fashion & Travel Blogger 100% hand drawn nft collection with only one copy of each item inspiring you through a door to the wonders of the world. All items are 1/1 with different countries and cities. Created by Onur Erol I CARLA NFT COLLECTION – – – – #nftkoleksiyonu #artonft #opensea #nftcara #nftcollection #bloggernft #fashionnft #NFTartist #nft #nftart #openseanft #travelblogger
- Yeni Yıl Hediye Paketlerini Açıyorum | Size de Yılbaşı Hediyesi Var
Herkese merhaba arkadaşlar, Yeni yıl hediyeleri kapımı çalmaya başladı ve bu heyacanı sizinle de paylaşmak istedim ve markalardan gelen yeni yıl hediye paketlerini Youtube kanalım Onurollstyle Tv‘de açtım. Tabii ki sizi de unutmadım! 🎁 Yılbaşı’nda size de içinde dolu dolu ürünlerin olduğu kocaman bir yeni yıl hediyesi hazırladım. Hem hediyeleri görmek hem de size ayırdığım paket içeriğini izlemek için altta youtube videosunu paylaşıyorum. Hediye Kutusu içinde ne var diye merak ediyorsanız onları da altta görebilirsiniz.Maybelline Cheek Heat Maskara Maybelline Lash Sensational Allık Maybelline Hyper Precise Eyeliner L’Oréal Paris Matte Lip Crayon 103 Ruj L’Oréal Paris Brow Artist Le Skinny 105 NYX PMU Epic Ink Liner Eyeniler Garnier Aloe Jel Nemlendirici Garnier Rose Micellar Water La Roche-Posay Anthelios Invisible Fluide Kérastase Fusio Scrub L’Oréal Paris Excellence Cool Creme 7.11 L’Oréal Paris Excellence Cool Creme 8.11 Matrix Biolage All-in-one Spray Matrix shape switcher molding paste Elseve Saç Güzelleştirici Mucizevi Yağ Krem Elseve Dream Long Şampuan Elseve Dream Long Saç Kremi Elseve Dream Long Bye Bye Makas Elseve Arginine Şampuan Elseve Arginine Saç Kremi Elseve Arginine Dökülme Karşıtı Güçlendirici Bakım Kremi L’Oréal Professionnel pro longer 300 ml şampuan L’Oréal Professionnel pro longer 250 ml maske CeraVe 50ml Nemlendirici Acqua Di Gio Profondo Edp Erkek #hediyepaketaçımı #markadangelenhediyeler #youtubeçekiliş #yılbaşıhediyesi #hediyeçekilişi #2021yılbaşıçekilişi #yeniyılhediyesi #markadangelenler #hediye
- ARTO & CARLA NFT COLLECTIONS ON OPENSEA
Arto is a character inspired by a real Travel Blogger. 100% hand drawn nft collection with only one copy of each item inspiring you through a door to the wonders of the world. All items are 1/1 with different countries and cities Digital illustration (4000px * 4000px) More cities will be added soon. Created by Onur Erol I ARTO NFT COLLECTION Carla is a character inspired by a real life Fashion & Travel Blogger 100% hand drawn nft collection with only one copy of each item inspiring you through a door to the wonders of the world. All items are 1/1 with different countries and cities. Digital illustration (4000px * 4000px) More cities will be added soon. Created by Onur Erol I CARLA NFT COLLECTION – – – –
- Cadılar Bayramı Nedir? Cadılar Bayramı Ne Zaman Kutlanır?
Herkese merhaba ekim ayı bir çoğumuz için güz mevsimi olsa da sadece yaprakların sararıp turuncuya boyandığı, yağmur tanelerinin inceden yüzümüze vurduğu bir ay değildir elbet… derindir, şarkıdır, şiirdir, sözdür ve sonu sonsuz eğlencedir. Güz, sonbahar ya da hazan, siz hangisiyle seslenirsiniz bilmem, ama benim için farklıdır ve farklı sonlandırmak da gerekir ki birazdan okuyacağınız yazı da bu son şenlik için yerinde olacaktır… Başlıktan da anlamış olduğunuz gibi Cadılar Bayramı yani orijinal adı ”Halloween” bugünkü konumuz. Bu gönderiyi Instagram’da gör Onur Erol (@onurollstyle)’in paylaştığı bir gönderi (27 Eki, 2019, 8:00öö PDT) öncelikle… Halloween ismi nereden geliyor? Cadılar bayramı anglosakson dünyasında ve başlıca batılı ülkelerde “halloween” olarak adlandırılır. bu sözcük all hallow’s eve (azizler günü’nün arifesi) kavramından kısaltılarak oluşturulmuştur. avrupa’da ki reform hareketlerinden sonra özellikle protestan hristiyanlar arasında cadılar bayramı kutlamaları neredeyse son bulurken, Britanya’da seküler bir bayram olarak kutlanmaya devam etmiştir. Cadılar Bayramı’nın kökeni keltlerin samhain festivaline dayanır! Halloween yani Cadılar Bayramı kökeni antik Britanya’ya dayanmaktadır. Pagan kökenli bu bayram aslında Pagan Keltlerin kutladığı Samhain Festivali’dir. “yaz” ve “son” kelimelerinden oluşur. İsminden anlaşılabileceği üzere esasında yazın bitişini ve soğukların başlangıcını temsil eder. Keltler de tarih öncesi ve ilkçağ döneminde Avrupa’da yaşayan bir halk, yaşadıkları bölge kuzey avrupa olduğu için orada soğukların ne denli keskin olduğunu tahmin edersiniz. günlük hayata dolayısıyla çokça sirayet etmiş bu. Bu festivalde yazın bitişi, kış mevsiminin başlangıcını kutlamak için yapılır. Keltler için bu zaman dilimi önemlidir, yazın bitişi ile birlikte evliliklerin gerçekleştiği zamanları olarak da görülen bu tarih aynı zamanda kaybettikleri ölü ruhlarının yaşadıkları evleri ziyaret ettikleri dönemdir. Bu dönemde iyi ruhları anarken, kötü ruhları uzaklaştırmak için de büyük ateşler yakan Keltler, kötü ruhların onları tanımaması için maskeler takıp kostümler giyiyorlardı. Avrupa’da gerçekleşen Reform Hareketleri ile Hristiyanlar arasındaki Cadılar Bayramı kutlamaları neredeyse son buldu. O yıllardaki Amerika’nın keşfi ile birlikte ilk kolonilerde pek çok bayram gibi Cadılar Bayramı da yasaklanmıştı. Ancak 1800’lü yıllarda hasatla ilişkilendirilerek bayramlar kutlanmaya başladı. 19.yy başlarında yine Amerika’ya göç eden İrlandalı ve Britanyalılar kostümlerini de beraberinde götürünce Amerika’da bu bayram çocuk bayramı olarak kutlanmaya başlandı. Maskeler: Cadılar Bayramı’nda takılan maskeler, efsaneye göre aslında samhain’in insanları fark edememesi için yani ondan saklanmak için takılmaktaydı. Kapıya bırakılan şekerler: Samhain’in karnını doyurmak içindi. Bal kabakları: Evlerin önüne konulan bal kabağından kafalar ise ona tapınanların evlerini göstermek için kullanılıyordu. Samhain’in müritlerini tanıması ve onlara zarar vermemesi için bir işaretti. bir gelenek’e göre bal kabaklarının içinde mum üç gün boyunca söndürülmezmiş, aksi yapılırsa Samhain o evi altüst edermiş. Yine efsaneye göre Samhain yüzyıllar önce cehenneme gönderilmesine rağmen ritüeller devam etti… O zaman hepinize happy halloween! Bu arada altta yer alan Trendyol Cadılar Bayramı koleksiyonum ‘da maskeden, kostüme, ev dekorasyonundan süslemeye kadar her şeyi linkledim. #cadılarbayramıalışveriş #halloweendekor #halloweensüsleri #cadılarbayramı #cadılarbayramıdekoralışveriş #cadılarbayramıtarihi #trendyol
- Bulgaristan Gezisi – Filibe, Пловдив, Plovdiv
Plovdiv ya da bizim bildiğimiz ismiyle Filibe; Bulgaristan’ın güneyinde tarihiyle, kültürüyle, sosyal hayatıyla sizi kucaklayan sımsıcak bir şehir. 2019 Avrupa Kültür Başkenti olan Plovdiv’i ziyaret etmek için kuşkusuz birçok sebep var. Şehir hem çok güzel hem özenli hem de tam tatil için uygun. Hemen hemen her köşesi fotoğraflık, tarihi ise göz kamaştırıcı…. Plovdiv, M.Ö. IV. yüzyılda Büyük İskender’in babası olan II. Philip yani Kör Philip tarafından kurulur. Kendisi Trakya’ya sefere giderken, yöre halkı kendisine yardımcı olur ve sefer dönüşü onlara şükranlarını sunmak amacıyla şehri inşa ettirir. Bu şehre de tabii ki kendi ismi verilmiş ve Philippoupolis yani Philip’in Şehri olarak adlandırılmıştır. Fakat bir süre sonra Bulgarlar Plavdiv adıyla anmaya başlamışlardır. I. Murat döneminde Osmanlı hakimiyetine girene kadar Büyük İskender’den itibaren, Roma, Bizans, Bulgar Prensliği ve Bizans’ın egemenliğinde kalmış. I. Murat ile beraber Anadolu’dan Türkler fethedilen topraklara yerleştirilmiş ve coğrafyanın Türkleştirilmesi için adımlar atılmaya başlanmıştır. XIV. yüzyıldan beri Türk toprağı olan Filibe’de gezip görebileceğiniz birçok yer var ki genelde bunlar Knez Alexander I Caddesi ve Old Town denen eski yerleşimin civarında bulunuyor. #bulgaristantatili #TATİL #bulgariatravel #felibe #tatilönerileri #bulgaria #bulgaristanrehberi #Plovdiv #Пловдив
- Bulgaristan Gezisi – Sandanski'de Spa Keyfi, Leshten'de Öğlen yemeği, Devin'de
Bulgaristan Turizm Bakanlığı davetiyle gittiğimiz Bulgaristan seyahatimiz tüm hızıyla devam ederken yolumuzu kayak merkezi olan Bansko’dan hem termal suları hem de spa merkezleri ile ünlü Sandanski ve Devin’e uzatıyoruz. Eğer bu harika gezinin ilk durağı Sofya ve ikinci durağı Bansko‘yu okumadıysan tıklayarak okuyabilirsin. Yolculuklarda, yolda olmak halinde her zaman süprizleri ve anlık değişimleri çok severim… Bansko sonrası varış noktamıza gitmeden önce de aynen böyle bir şey oldu. Hazır buralara kadar gelmişken neden bir gerçek köy evi görmeyelim dedik ekipçe ve sevgili Funda’nın da ( Frenchos ) Israrı ile Ivo’nun büyüdüğü köye ve köy evini gezme şansımız oldu! ( Ivo da kim diye soracak olursanız hemen Sofya postuna ışınlanın!) Ev o kadar güzeldi ki sanki 1980’lere ışınlanmışım gibi hissettim ve çocukluğuma… Sizce de öyle değil mi? Bu güzel anıyı paylaştıktan sonra artık gezimizi yazmaya kaldığımız yerden devam edebiliriz. Sandanski’ye gitmeden önce her zaman olduğu gibi bir yemek molası veriyoruz. Önceki postumda da bahsetmiş olduğum gibi Bulgaristan her yönden zengin bir ülke yani sadece termal suları, sodası, nefis biraları değil şarapları ile de ünlü! Bu yüzden gerçekten burada kaliteli şarap içtim dersem cidden doğru olur. Öğlen için mola verdiğimiz yer Sandanski’ye giden yolumuzun üzerinde Villa Sintica oldu. Burası bir tatil köyü ve ayrıca kendi şarap fabrikaları da var ve tabii ki öğlen yemeğimize eşlik eden de Sintica şarabıydı! Bu arada Buranın mutfağı, yemekleri, lezzetleri ayrı bir güzel ve ayrı özenliydi. Eğer bir tatil köyüne ihtiyacın varsa buraya muhakkak gelmelisiniz. Nefis lezzetli Bowl salatamı ve yanında enfes kalamar ve ahtapotu yedikten sonra yolumuzu uzattık hem biraz dinlence hem masaj hem de spa için Sandanski’nin en en şahane oteli ve spa merkezi olan Medite Spa Resort & Villas’a! Bulgaristan yaz kış tatil yapmak için en iyi ülkelerden biri olduğunun farkına varıyorum arkamızda bıraktığımız gezi sonucunda! Hem yaz hem de kış için tatil önerileri mevcut. İster kayak yapın, ister yaz tatilinin tadını çıkarın isterseniz hem yaz hem de kış şifalı sularda spa keyfini sürün. Sandanski’de işte aynen öyle bir yer! Kendini şımartmak bol bol güneşlenmek, termal suların tadını çıkartıp güzel bir masaj ile de günün kötü enerjilerinden kurtulmak için birebir. Sandanski’de bir gece kalıp yolumuzu özellikle Bulgaristan’da hemen hemen her yerde görebileceğiniz su ve soda markasının hem adı hem de yeri olan Devin’e ( Dövlen ) doğru çevirirken bir çok köy ve kasaba ziyaretimiz oluyor. Buralarda hem hem mola verip geziyoruz hem de yemek yiyoruz. Leshten (Leşten ) ziyaretimiz de aynen öyle oluyor. Bir çok köy gezimizin sonunda öğlen saatlerinde varıyoruz Leshten’e… Burası hakkında ne yazdığımı merak ediyorsanız alttaki instagram postum ile sizi baş başa bırakmak en sağlıklısı olur diye düşündüm. Bu gönderiyi Instagram’da gör Onurollstyle (@onurollstyle)’in paylaştığı bir gönderi Leshten’de öğlen yemeğimizin ardından Devin’e yani türkçesi Dövlen’e doğru yol alıyoruz.. Ekip arkadaşlarımızdan sevgili Melih’in önerisi ile harika bir şarap fabrikası ziyaretimiz oluyor. Evet gerçekten de öyle oluyor! Şarap fıçısı şeklinde yapılmış bir fabrika üstelik!!! Bu gönderiyi Instagram’da gör Onurollstyle (@onurollstyle)’in paylaştığı bir gönderi DEVIN ( DÖVLEN ) Uzunca süren bir yolculuk sonunda Devin’e varıyoruz! Devin hem termal suları hem de Sandanski gibi termal otelleri ile meşhur küçücük şirin bir yer. Buraya yakın bir çok Türk köyü mevcut ve türkçe konuşan pek çok kişiye de rastlamanız mümkün. Bu seyahatimizde o kadar şanslıyız ki Bansko’da Caz festivaline denk gelmiştik burada da Devin’in su festivaline denk geldik. Akşam saatinde Festival başlamadan önce bu küçücük yeri geziyoruz önce sonra ise akşamüstü yöresel bir restoranda yemeğimizi yiyip festival alanına doğru yol alıyoruz. Küçüklüğümde 23 Nisanda hep televizyondan hayranlıkla izlediğim folklor danslarını sahnede görünce heyecanlanıyorum önce.. Hayranlıkla izliyorum onları sonra sırasını bekleyen ekip ile fotoğraf çektirip anı ölümsüzleştiriyorum ve sonrası mı muhakkak dansa dahil oluyorum ve dans ediyorum. Eğer dansı merak ediyorsanız mutlaka instagram’da paylaşmışımdır bi göz atın bakalım:) Devin’de bir gece kalıp yolumuzu Sofya’ya uzatacağız.. Sofya’ya varmadan Bulgaristan’ın ikinci büyük şehri olan Plovdiv yani Filibe’ye düşereceğiz yolumuzu. Bir sonraki postumda işte tam da bunu yazacağım. Bulgaristan’ın en sevdiğim şehri Plovdiv’i yani Filibe’i okuyacaksınız. Ben tekrar Bulgaristan Turizm Bakanlığına bizi buraların güzelliklerini görmemiz için davet ettikleri için çok teşekkür ediyorum. Daha fazla bilgi ve Bulgaristan güzelliklerini görmeniz için mutlaka Bulgaria Travel ( @bulgariatravel ) ‘yı takip edin. #bulgaristangezi #leshtentravel #sandanski #bulgariatravel #devinspa #devin #spa #bulgaristangezisi #sandanskispa #leshten