Merhabalar
Evet...Bugün sizlere gerçekten devamı için oldukça uzun yıllar beklediğim ama sonunda gösterime girmesiyle beni çok mutlu eden Mucize filminin devam filmi olan Mucize 2'den bahsetmek istiyorum.Sanırım büyük çoğunluğunuz ilk filmi izlemiş ve benim gibi etkilenmiştir.Hikayenin gerçek bir hayat hikayesi olması da filme daha gerçek gözle bakmamı sağlamıştı.
İyi ki de devamı geldi...Bence ikinci film ilkinden çok daha başarılı ve etkileyici.Gerek oyuncu kadrosu,gerek mekanlarla eski zamanlarda yaşıyormuş gibi hissettim.Bir öğretmenin iyileştirme azmi,duygusallığı,önemini de vurgulamasıyla benim de kalbimde büyük yer etti...Etkilenmemek mümkün değildi.
Herkese merhaba,
Üzerindeki kostüm nedir diye soracak olursanız söyleyeyim efem;
Dün yani 29 Kasım 2019 tarihinde vizyona giren Bir Şans Daha Filmi için diktim bu kostümü!
Nedeni ise sevdiğim arkadaşlarımı bu filmin ön gösterime davet etmek içindi.
Hal böyle olunca yaratıcılıkta inanınki sınır bile tanımadan filmin fragmanı ve afişinden gördüğüm başrol oyuncusu Emilia Clark'ın filmde giymiş olduğu kostümün aynısı yapıp ve İstanbul sokaklarına attım kendimi...
Hem instagram hesabımda paylaşacağım bir fotoğraf serisi hem de filmden biraz ipucu veren bir videom olsun istedim.
Ve altta görmüş olduğunuz video çıktı ortaya!
Davet nasıl geçti? diye soracak olursanız? İnanın ki baya keyifliydi! Kendi ellerimle hazırladığım atıştırmalıklar ile karşıladım arkadaşlarımı ve umarım onlar da benim kadar keyif almışlardır!
Yukarıdaki videoyu izlediyseniz devam ediyorum...
Efem, Öncelikle biraz Bir Şans Daha Filmi 'nden bahsetmek istiyorum.
Kate, Londra'da yaşayan genç bir kadındır. Hayatında birçok yanlış karar alan genç kadın, elf rolünü üstlendiği bir Noel dükkanında çalışmaktadır. Tom adında bir adamın hiç beklenmedik bir zamanda Kate’in hayatına dahil olması, genç kadının dünyasının bambaşka bir hal almasına neden olur. Tom her ne kadar Kate’in sınırlarını zorlasa da onunla birlikte Londra’nın en güzel zamanlarında hayatı için yeni bir başlangıç yapmaya çalışır. Her ne kadar Tom ve Kate’in hayatında hiçbir şey yolunda gitmese de, kalplerinin sesini dinlemeleri zor olmayacaktır...
Merhabalar, Bugün sizlere izlemekten büyük keyif aldığım filmden bahsetmek istiyorum. Film o kadar güzel ki baya bir süre vizyonda kalacağa benziyor.Film toplam 103 dakika ama bana sanki on dakika gibi geldi :) Esprileri ve başrol oyuncusu sevimli Kate'in başına gelen son derece komik olaylarla kahkahalarla güldüren ama asla dozu aşmayan romantik komedi-dram karşımı film... Emma Thompson'ın da harika anne tiplemesiyle sizlere de belki "işte aynı benim annem"dedirtecek... Kate,Londra'da yaşayan,bir süs eşyaları satan dükkanda elf kılığında çalışan göçmen,şarkıcı olabilme hayalleri ile sürekli seçmelere katılan ama başarısızlığa uğrayan,hayatında hep yanlış kararlar almış ve halen de almakta olan,sorumsuz bir genç kadındır.Günün birinde Tom isimli adamın hayatına girmesiyle hayata bakışını ve davranışlarını tamamen değiştiren Kate,bu ilişkinin sonunda yaşayacağı sürprizle alt üst olacaktır. İnsanın her zaman iyi bir yanı olduğunu,er ya da geç bu yönüne döneceğini savunan film,izleyiciyi hem güldürüyor hem de hüzünlendiriyor.Kate'in sakarlıklarına ve başından geçenlere gülerken bazen de gözyaşlarınızı tutamayacaksınız.
Özellikle filmdeki sürpriz son ile... Tam da yılbaşı yaklaşırken bu sımsıcak Noel filmini izlemenizi öneririm. Paul Feig'in yönetmenliğinde başrollerde Emilia Clarke(Kate),Henry Golding (Tom), Emma Thompson(Petra),Michalle Yeoh (Santa) gibi isimler öne çıkıyor. Filmin jenerik müzikleri ise son derece keyifli ve konusuyla bire bir örtüşüyor...
George Michael'ın Last Christmas isimli şarkısı en sevdiğim oldu..
Filmdeki bankın özel bir anlamı var,elbette söylemeyeceğim ama beni en çok etkileyen sahnelerden birisiydi...
Kate'in olağanüstü değişimi ise hala dünyanın iyi bir yer olabileceğine dair umutlar veriyor...
Kate'in çalıştığı dükkanda giydiği Elf kostümü de kendi ufak tefek yapısıyla çok uyuşuyor :) Siz de keyifli,kahkahalı,romantik ve hüzünlü,kısacası her duyguyu bir arada yaşamak isterseniz Bir şans daha filmini izlemenizi kesinlikle tavsiye ederim. Sanatla kalın... Feyza Tanyolaç
Merhabalar herkese,
Bugün sizlere Karmakarışık isimli tiyatro oyunundan bahsedeceğim.Devlet Tiyatroları sahnelerinde halen sergilenmekte olan eser yaklaşık üç saat ve iki perde..
Şimdiye dek izlediğim tüm oyunların içinde açık ara en keyif aldığım ve eğlendiğim oyun..Esprileri,replikleri,mimikler ve kahramanların düştükleri komik durumlar karşısındaki tepkileri ile bir an bile sıkılmadan izleyebileceğiniz bir eser.
Oyunun adı karmakarışık olsa da kostümler ve dekor oldukça sade ve seyircinin gözünü asla yormuyor.
Aslında oyun bir yandan da dejenere olmuş toplumun,kanıksadığımız yanlış davranışlarımızı gözler önüne sermeye çalışıyor.Topluma artık normal gözüken birçok ahlak dışı davranışın doğurabileceğini sonuçları komedi yoluyla aktarmaya çalışıyor...
Oyunun konusuna gelince: 80'li yıllarda Thatcher döneminde görevde olan bir bakan, İşçi Partisi'nin sekreterlerinden biriyle bir gecelik kaçamak yapmak üzere bir otel odası tutar. Ancak otel odasında bir cesetle karşılaşınca olaylar içinden çıkılmaz bir hal alır. Söylenen yalanlar, oyundaki karışıklığın dozunu gittikçe artırır. Doğası gereği peşine düştüğü birincil hazlar nedeniyle, toplumsal konumundan kaynaklanan ikincil istekleri arasında sıkışıp kalan bakanın gülünç hali gözler önüne serilir. "Küçük bir yalan sizden ne götürebilir ki, hiç hafife almayın belki de tüm ciddiyetinizi alıp, gülünç hallere sokabilir sizi. Bir kaçamak, bir yalan, bir ceset ve sürpriz yapan bir eş karmakarışık olmanın kaçınılmaz tarifi..."
Instagram'da Beğeni Sayısı Kalkıyor!
Hepimizin aktif olarak kullandığımız sosyal medya uygulamalarından Instagram, en önemli özelliklerinden birisini tarihe gömüyor.
instagram yetkilileri, insanların rakamlara değil paylaşımlara önem vermeleri için beğenileri kaldırmaya başlıyor!
Geçtiğimiz hafta ABD’de testleri başlayan süreç, sonrasında İtalya, Kanada ve şimdi de Türkiye’de denenmeye başladı.
Türkiye, instagram’da en çok aktif üyeye sahip ikinci ülke.
Hatta son araştırmalara göre bir Türk kullanıcı instagram’ı günde ortalama 16 kez açıyor ve oradaki paylaşımlara göz atıyor. Bu istatistikleri yükselten en önemli şey ise instagram’ın sevilen özellikleri.
Örneğin "beğeni" gibi. Nitekim radikal bir değişiklik süreciyle beğeni kalıyor, ancak beğeni sayıları ortadan kalkıyor.
Merhabalar herkese En son izlediğim tiyatro eseri hakkındaki görüşlerimi sizlerle paylaşmak istedim.Beni oyunculukları,anlattıkları,bana kattıkları açısından en çok etkileyen oyunların başında yer aldı.Eğer ağır dram,üzüntü içeren oyunları izleyemiyorsanız bu oyunu da izlemeyin diyorum çünkü sizi tam can evinizden vuracaktır. Oyunda,Birinci ve İkinci Dünya Savaşı arasında,ABD'de orduya radyumlu saatler üreten bir fabrikada radyum boyama işçisi kadınların hak arama mücadelesi;yüzyılın en önemli görüşü olarak ortaya çıkan ve adeta bir çılgınlığa dönen radyum elementinin ışıltılı ve karanlık yüzü arasında gittikçe sıkışan genç kadınların trajik değişimleri ve hayata tutunma mücadeleleri anlatılıyor. Para için insanlığını yitiren güç ve makam sahibi insanların,güçsüz ve çaresiz insanları ezişlerini, savaşanların yine de yıkılmadan ayakta kalıp,sonuna dek savaşma güçlerinin anlatıldığı eser güçlü oyunculukla birleşince göz yaşlarınızı tutmak imkansız hale geliyor...Beni oyunda en çok etkileyen oyunculuklardı.Sanki o an ben de onlarla aynı kaderi paylaşıyor gibi hissettim.Ayağa kalkıp,mücadeleye devam diye haykırasım geldi...
Herkese merhaba!
Eskiden burada sitilim hakkında detaylı fotoğraflar paylaşır, neleri nasıl kombinlediğimi uzun uzun yazardım.
Özellikle instagram gibi anlık fotoğraf paylaşım platformlarını çoğalmasından sonra tabii ki bunu bir çok kişi gibi ben de yitirdim.
Ama geröek olan bir şey var ki... O da blog sayfamla bağlantımı koparmamak isteyişim.
Bu yüzden çok fazla kombin detayları olmasa da burada günlük rutin postlarımı da paylaşmak isterim.
Yani daha yaşam tarzında.
En azından instagram'da paylaştığım fotoğraflarıma bir kaç alternatif oluşturur diye düşünüyorum.
Uzun bir aradan sonra yepyeni sonbahar stil postu ile merhaba!
Özellikle mevsim geçişlerinde kendimiz kadar stilimiz de değişiyor. Hal böyle olunca bir günümüz bir günümüzü de tutmuyor.
Peki bundan şikayetçi miyim?
Asla!
Kendimi bildim bileli kış insanı değilim ve hiç olmadım. Üst üste lahana gibi giyinmeyi ve boğazına kadar sıkıştıran kazakları hiç sevmedim ve bu yüzden ilkbahar, yaz ve sonbahar tam benlik.
Bu yüzden de hala güneş tepemizden gülümsüyorken, içinde rahat edeceğim ve stilimden ödün vermeyeceğim kombin ile karşınızdayım.
Lacivert çizgili gömlek, gri keten görünümlü pantolon bence tam da bu geçiş mevsimine uygun oldu.
Ne dersiniz?
Hemfikir miyiz?
Gömlek: Manche
Pantolon Trendyol
Ayakkabı: Toms
Merhabalar yeniden, Size en son izlediğim Bay Z isimli tiyatro eserinden bahsetmek isterim.Oyun tek perde ,1 saat. Oyunun konusuna gelince, Bay Z isimli güçlü ve korkulan bir patronun şirketinde denetimden sorumlu dört yöneticinin bir odada kendilerini hapis bulmasıyla başlayan olayların, şirketten çalınan paranın gözlerinden kaçmış olduklarının anlaşılması ve bu parayı aralarından kimin çaldığını bulmak ve hatalarını düzeltmek zorunda olmalarıyla daha da renklenen bir eser Bay Z...
Merhabalar herkese, bugün sizlere 25 Ekim'de Cemal Reşit Rey'de gerçekleşen ve galasında bulunmaktan mutluluk duyduğum harika bir belgesel tadında filmden bahsetmek istiyorum.
Selamlar herkese!
Bugün sizlere tanıtmak istediğim oyun Kosovalı Peer Gynt...Devlet tiyatrolarında sergilenen bir başka oyun.Kosovalı Peer Gynt oyunu 2 perde,2 saat 15 dakika..
1990-2014 yılları arasında ülkesindeki olumsuzluklardan kaçıp ,diğer Avrupa ülkelerinde sığınmacı olarak yaşamını sürdürmeye çalışan Peer'in hayat hikayesini, yaşam mücadelesini etkileyici ve dramatik bir dille anlatmaya çalışan eser görülmeye değerler arasında...Babasının tam tersi bir hayat tarzına ve görüşüne sahip Peer ,babasının bir konuşmasını duyduktan sonra tıpkı onun gibi olmaya çalışır ve aynı hayat döngüsünde debelenir.Annesinin ona karşı aşırı korumacı tutumuyla kendini toplumdan uzak tutan Peer'in değişen hayatı ve görüşleri doğrultusunda değişen oyun izlemesi daha keyifli hale geliyor.
Merhabalar yeniden,
Bugün sizlere uzun zamandır izlediğim en etkileyici ve sürprizlerle dolu tiyatro eserini tanıtmaya çalışacağım.
Oyunun adı Bayrak, Devlet tiyatrolarının sahnelerinde izleyicileriyle buluşuyor. Başarılı tiyatro sanatçıların performanslarıyla daha da etkileyici hale gelen oyunu Devlet tiyatrolarının sahnelerinde bulabilirsiniz. Her oyun 13 gün sonrasına kadar bilet alımına açık.
Takip edip,size uygun salondan temin edebilirsiniz.
Oyunun konusuna gelecek olursak sizlere çok fazla ipucu vermeden aktarmaya çalışacağım.Bir dizi trajik olaylarla bir ailenin çöküşünü,aile ve ilişkilere bakış açılarını,iletişimsizliği,şiddet olgusunu bizlere sıra dışı bir oyun kurgusuyla aktarmaya çalışıyor Bayrak...Bilinen bayrak ile de eserin hiçbir ilgisi yok ...
Herkese merhaba,
Ben Feyza Tanyolaç bundan böyle sevgili Onur’un sayfasında sizlerle buluşacağım.
Burada tiyatro, sinema ve kitaplar hakkında yazılar yazıp, izlediklerimi ve okuduklarımı ele alacağım.
Öncelikle bu ilk postumda sizlere kendimden bahsedeyim;
İngilizce öğretmeniyim ve dolayısıyla çocukları çok seviyorum.
Gezmeyi, yeni yerler keşfetmeyi, kitap okumayı, sinemaya gitmeyi, film ve dizi izlemeyi, bol bol seyahat etmeyi çok seviyorum.
Şehir tiyatrolarının tüm oyunlarını, devlet tiyatrolarının da bir çok oyununu kaçırmıyorum.
Geçtiğimiz günlerde izlemiş olduğum oyun ile ilk yazımı burada sizlere takdim ediyorum.
Güneşli harika bir Pazar sabahı. . .
Yerini sonbahara bırakmış olsa da yaz gitmemekte ısrarcı!
Kim şikayetçi olabilir ki bu durumdan?
Ben de değilim ve günlerden bir de pazar ise oh ne ala!
Yaşımdan mıdır, kafamdan mıdır bilmem ama genelde sonbahar pazarlarında düşündüğüm şey hep aynıdır.
Herkese yepyeni gezi yazımla selamlar...
Geçtiğimiz hafta sonu Hilton Garden Inn Safranbolu davetiyle soluğu tarihi ve kültürel güzellikleriyle en güzel yerlerimizden biri olan Safranbolu'da aldık.
Muhakkak Safranbolu denince aklımıza ilk gelen şey özgün mimariye sahip etkileyici evleri, oysa Safranbolu'ya benim gibi ayak basarsanız evlerinden daha fazlasını göreceğinizi söyleyebilirim.
Blog yazıma devam etmeden evvel belgesel tadında Safranbolu vlogumu izlemek isteyenler olabilir bu yüzden öncelikle altta göreceğiniz videoyu izlemenizi tavsiye ederim.
Harika geçen dalyan yolculuğumu mavi yengeç yemeden sonlandırmazdım şüphesiz! Yolumu Dalyan'a kadar uzatmış iken buranın en meşhuru olan mavi yengeçlerle tanışmak ve onları pişirmek inanın ki harika bir deneyim oldu. Evet; yanlış duymadınız Dalyan'da mavi yengeç avına çıkıp önce onları bulduk sonra güzel bir temizledik ardından pişirip afiyetle yedik. Ve o anların hepsini sizin kayıt altına alıp güzel bir video hazırladım! Eğer altaki soruları siz de kendinize soruyorsanız doğru sayfadasınız:) Mavi Yengeç Nasıl Temizlenir?
Mavi Yengeç Nasıl Pişirilir?
Mavi Yengeç Nasıl Yenir?
Bu sefer yolumu keşfetmek için Dalyan’a uzattım! Hem tarihini hem de yaşayan Dalyan'ı ayrı bir sevdim.
Kendimi bildim bileli bohem hayatı pek severim ve Dalyan'da geçen 2 gün boyunca Dalyan'ın mis gibi nehrine karşı yer alan Dalyan Bungolav'da kaldım.
Sevgili Melih bey ve Dalyan Bungalov ailesini samimiyetleri ve misafirperverliklerinden dolayı bir kez daha teşekkür ederim.
Orada kaldığım süreç içerisinde bana gerçekten çok yardımcı oldular.
Herkese merhaba,
Komşumuz Yunanistan'a sık sık aralıklarla gittiğimi hemen hemen herkes biliyordur! Özellikle İstanbul'da yaşıyor olmam ve gerekli ulaşım koşullarının rahatlığından dolayı Yunanistan benim için bir uğrak yeri haline geldi!
İster kendi aracınız ile isterseniz otobüs ile saatler sonra Yunanistan'da olmak harika...
Geçtiğimiz günlerde yine yeniden soluğu komşumuz Yunanistan'da aldım.
Daha evvel Atina, Selanik, Dedeağaç, Komotini, İskeçe ve Kavala sonrasında bu kez rotamı Yunanistan'ın en yeşil adası olan Thassos Adasına çevirdim.
Thassos Adasına nasıl gidilir ve buralarda neler yapılır yazmadan evvel 'yazı okumayı sevmiyorum video olsa izlerdim' diyenler BURAYA tıklayıp Thassos gezi vlogumu izleyebilir.
Thassos Adasına Nasıl Gidilir?
Yukarıda da belirttiğim gibi eğer benim gibi İstanbul'da yaşıyorsanız Yunanistan gerçekten kapı komşunuz. Daha önceleri özel araçla defalarca gitmeme rağmen son birkaç seyahatimi artık İstanbul'dan kalkan otobüslerle yapıyorum.
Metro Turizm'in her gün sabah 10:30 ve akşam 22:30 olmak üzere Tekirdağ yolu üzerinden; İpsala sınırını geçerek Dedeağaç, Komotini, İskeçe, Kavala ve sonrasında ise Selanik seferleri bulunuyor.
Thassos'a ister Kavala'dan ister İskeçe ( Xanthi ) üzerinden gidebilirsiniz.
Ben sabah saat 10:30 otobüsü ile hareket ederek yaklaşık akşamüstü saat 17:30 gibi İskeçe'ye vardım.
İskeçe'ye varır varmaz buradan Keromoti'ye kalkan otobüs ile tek bilet 4,5 Euro alıp 2 hat değiştirdim.
Bu arada unutmadan eğer İskeçe'ye ( Xanthi ) geldiyseniz muhakkak burada en az bir gün konaklamanızı tavsiye ederim.
Özellikle eski şehir hem fotoğraflık hem de genç nufüsun yoğunluğundan dolayı harika mekanlara sahip!
Devem edelim yolculuğumuza :)
İskeçe'den Keramoti'ye varmak yaklaşık 40 dk kadar sürüyor. Buradan ise ada hemen ötede :)
Bizde hemen il kalkan feribota atlayıp Thassos'a doğru yola çıktık.
Feribot yolculuğumuzda manzaramıza ve bize eşlik eden martılara selam çakıp, yol için yanımıza altığımız böreklerimizi onlarla paylaştık.
İşte karşımızda Thassos ( Taşöz ) Adası
Yunanistan'ın bilindik adaları olan Mikanos ve Santorini'den bambaşka bir ada Thassos!
Gerek yeşillik bakımından çok olması gerek ise buranın halkının samimiyetinden dolayı çok sevdim burayı...
Adanın en büyük özelliği mermercilik hatta Osmanlı döneminde tüm mermerler bu adadan İstanbul'a kadar gelirmiş..
İkinci özelliğinden biri ise çam yoğunluğu olduğundan dolayı çam balı meşhur!
Hızlıca şehri şöyle bir geziyorum!
Karşıma pencerelerinden sardunyalar sarkıtılmış şirin evleri ve pembe - beyaz sardunyalı sokakları açılıyor...
Yukarıya Thassos Adası vlogumu ekledim hızlıca geçiş yapıp şimdiye kadar ki yolculuğumu izleyebilirsiniz :)
Yol üstünde beni bu el boyaması taşlar karşılıyor ben de hemen fotoğraflayıp saklıyorum! Belki günün birinde bana da ilham olur ve ben de boyarım diye.
Thassos Plajları
Thassos yukarıda bahsettiğim mermer zengini altyapısından dolayı buradaki plajların bir çoğu mermer tozundan!
İnşallah bir sonraki sefer gideceğim bu sefer ne yazık ki adanın arka tarafında kalan mermer plajına yolumu düşüremedim ama kaldığımız ön yüzünde çok güzel plajlara gittik.
Gittiğimiz ve aklımda kalan plajlarıdan biri olan TARSANAS gerçekten beni hem dekoru hem de atmosferi ile etkileyenler arasında!
Bunun dışında tüm sahil boyunca bir çok işletmeye ait plajlar bulunuyor ve işin en güzel tarafı bu plajlara hem girişler ücretsiz hem de şezlong ve şemsiye parası ödemiyorsunuz.
Plaj yolu üzerinde bu küçük kiliseye rastlıyorum. o kadar minik ama o tatlı bir kilise ki hemen kendimi içeriye atıyorum ve bir mum yakıyorum.
İnstagram sayfamda @onurollstyle bu video'ya ulaşabilirsiniz.
,
Ada bu kadar güzel olunca instagaram için de ister istemez güzel fotoğraflar çıkıyor! Ben de gördüğüm hemen hemen her şey ile fotoğraf çektirmeden dönmedim oralardan:)
İlk akşam yemek mekanımızı seçerken hiç zorlanmadık!
Thassos'da akşam yemeği vakti yaklaşınca nerede uzo içeriz ve yanında kalamar karides şöyle nefis Greek salata ile nasıl mest oluruz diye mekanlara bakarken müziğin sesine kendimizi kaptırıp Alexandra's Tavern kapısında bulduk kendimizi..
Mekan son derece salaş ama bir o kadar keyif doluydu! Mekana adını veren Alexandra'yı bir taraftan sirtaki yaparken görebilir diğer taraftan masanızdan sipariş ederken bulabilir hatta bu da yetmezmiş gibi eline mikrofon alıp şarkı söylerken bile görebilirsiniz.
Aynı şekilde kızı Nelly'de iyi bir müzisyen fakat Tavernaları içinde arı gibi çalışıp gece sonunda piyanosunun karşısına geçerek kulaklarımızın pasını siliyor!
Burada benim de şarkı söylemişliğim var arzu edenler buradan izleyebilir!
Yukarıda görmüş olduğunuz kafe sahilde bir otele ait buraya da plaja girmek için gitmiştik.
otel acaip güzeldi ve yine çalışanları harikaydılar!
Adı ise By The Sea Luxury Suites
Thassos yazıma vedayı elimdeki bu deniz yıldızı ile etmek istedim.
umarım keyifle okumuşsunuzdur ve keyif almışsınızdır.
Beni instagram'da @onurollstyle takip etmeyi ve Youtube kanalıma abone olmayı unutmayın!!